Son dönemlerde, üyelerimizden Derneğimize yapılan bilgilendirmelerde, Hazine ve Maliye Bakanlığı denetim birimlerince yapılan kontrollerde araçlardan sevk irsaliyesi ile birlikte taşıma irsaliyesi de talep edildiği, taşıma irsaliyesinin bulunmaması gerekçesi ile tutanak tutulmak kaydıyla buna bağlı cezai prosedürler işletildiği bildirilmektedir.
Derneğimize ulaşan bildirim ve yapılan görüşmelerde, maliye birimlerinin denetimlerinde; yükleme yerinden ihracat yükü yükleyen taşımacıların ilgili gümrük idaresine gidene kadar, sevk irsaliyesi ile birlikte taşıma irsaliyesi de talep edildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, “173 no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin C/1-h bölümünde; …… ile uluslararası taşımacılıkta kullanılan hamule senedi, konşimento gibi belgeler ve gümrük giriş ve çıkışlarında nakil vasıtalarında malların mevcudu tespit edilip mühürlendikten sonra gümrük idarelerince verilen resmi belgelerin sevk irsaliyesi olarak kabul edileceği; ayrıca hamule senedi ve konşimentoların, taşıma ücretini ve taşıma irsaliyesinde bulunması gereken diğer bilgileri ihtiva etmesi halinde bunların taşıma irsaliyesi olarak da kabulünün uygun görüldüğü” belirtilmiştir.
Bu çerçevede, karayoluyla uluslararası eşya taşımacılığı yapan sektörümüzde faaliyet gösteren firmaların, yükleme yaptıkları/yapacakları fabrika/depo vb. iş yerlerinden yükleme sonrasında ilgili araç yola çıkmadan önce hamule senedinin (CMR evrakını) düzenlenip sürücüye verilmesi/gönderilmesi (araçta hazır bulundurulması), Maliye denetim birimlerince yapılacak olası kontrollerde ilgili Hamule senedi (CMR belgesinin) ibraz edilmesi önem arz etmektedir.
Sonuç olarak, taşıma irsaliyesi bulunmadığı gerekçesiyle olası cezai müeyyideler ile karşı karşıya kalmamak amacıyla CMR evrakının yükleme sonrasında ve araç yükleme yerinden çıkmadan önce sürücüye verilmesi tavsiye edilmektedir.